Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz  Allahımıza (cc) hamd, başöğretmenimiz, önderimiz, sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Peygamberlerimize, izinden gidenlere, Ehl-i Beyt’ine, ashabına, canımız ana ve babamıza, mü’min kardeşlerimize, Allah’ın (cc) ilke ve inkılabı İslam’a tabi olanlara ve Din ve Vatan Muhafızı Gazi ve Şehidlerimize salat ve selam olsun…

Allah’ın (cc) kullarını, Allah’a isyan ettirme hareketi olan tüm beşeri ideolojiler, Firavun ve yandaşlarının uydurduğu Şeytani tuzaklardır! Bu ideolojilerin yanıltıcı ve aldatıcı işlevi, nesillerimizin algılarını bozarak yaşam tarzlarını etkilemekte ve Yaratıcının rızası dışında bir dünya hayatına sevk ederek, sorumsuz, çıkarcı, günübirlik, bohem, haris, servetin, şöhretin ve şehvetin amaç edildiği, yarını olmayan ve ne acıdır ki ahireti hiç olmayan bireylere ve toplumlara dönüştürmektedir!

Tam da bunlardan dolayı yaşadığımız bu yüzyıl, kapkaranlık bir Deccal asrıdır!

Bu algı operasyonları, zihin manipülasyonları, etki ajanlarıyla eminlerin hain, hainlerin emin, sadıkların kazib (yalancı), kaziblerin sadık, dostların düşman, düşmanların dost gösterildiği bir fitne asrındayız!

Dün sihirbazların, Firavun iktidarının devamı için yaptıklarını, bugün dönemin sihirbazları, yine bugünün Firavunları için sirk aynaları kurarak, Masonik-Satanist-Kabbalist  medya eliyle toplumları yanıltarak başarmaktadır! Dünden bugüne şahıslar ve kullandıkları enstrümanlar farklı da olsa; oyun aynı, amaç aynı, zihniyet aynıdır! Fesad bunların işidir! İfsad ise amaçlarıdır!

Mukaddesatçı, milli ve yerli ne varsa düşman gören bu Firavunist, Ataist ve Ateist, Şeytan’ın vekillerinin karşısında hep Milli Kahramanlarımızın şecî duruşu, kararlı ve imanlı direnişi bir sur gibi dikildi ve onlar vasıtasıyla oyunları hep bozuldu Elhamdulillah!

Tevhidî  mücadelenin öncüleri Nebi ve Resuller’in çizdikleri yolda, gösterdikleri amaçta hiç durmadan yürüyen Din ve Vatan için bedel ödeyen nice vatan evlatları yetiştirdik! Elhamdulillah!

Hele bu son yüzyılın karanlık asrında meşaleyi elden ele taşıyan Merhum Cihan Sultanı Abdulhamid Han Hz.leri, Çerkez Ethem, Şehid Şeyh Sait, Şehid İskilipli Atıf, Dersimli Şehid Şeyh Ali Rıza, Org. Kazım Karabekir Paşa ve arkadaşları, Şehidlerimiz Merhum Adnan Menderes ve arkadaşları, Şehidimiz Turgut Özal ve Yeniden Büyük Türkiye’nin Maddi ve Manevi Mimarı Merhum Prof. Dr. Necmeddin Erbakan Hocamız ve daha ismini buraya yazamadığımız nice yiğitler, işte bu şer cephenin algı operasyonlarıyla değerleri vefatlarından sonra anlaşılabilmiş olan Milli Duruş, Direniş ve Diriliş Kahramanlarımızdır! 

Esad Erbili, Mahmud Sami, Muhammed Zahid, Süleyman Hilmi, Said Nursi vb. gönül doktorlarımız da Direnişin manevi cephesini  oluşturan ilmi, irfani ve ahlaki Milli Diriliş Önderlerimiz,  kahramanlarımızdır! (Cümlesinin makamları sevenleri ve sevdikleriyle cennet olsun!)

Dış Düşmanlara karşı “Ya İstiklal Ya Ölüm!” imanıyla Önderlerimizin öncülüğünde milletimizin direnişi olmasaydı; vatansız bir toplum!

İç münafık ve masonik odaklara karşı manevi liderlerden yoksun olsaydık; dinsiz bir toplum olacaktık! 

Allah (c.c) bizleri, Maddi ve Manevi Önderler eliyle muhafaza etti Elhamdulillah!

Ehlul’lah’ın ve kalem ehlinin ilmi, feyzi, hikmet ve irfanı, kılıç ehline ruh olmuş, mana olmuş, gaye olmuş, hedef olmuş! Ehl-i Seyf’in, mal ve canlarıyla yaptıkları asırlık direnişlerle milli uyanışımızın ve dirilişimizin önü açılmıştır Elhamdulillah!

Kabe’nin örtüsünden kıymetli haya ve edeb timsali başörtüsünü ve İslam’ın sembollerini yasaklayan günümüz Firavun ve Bizans güçlerine karşı Direniş Mücadelesini veren Mücahide Müslüman bacılarımız dün Hayme Anamız ve Fatma Bacıyla, Hz. Sümeyye anamız ve Firavun sarayında annemiz Asiye Hz.lerinde olduğu gibi bu karanlık dönemde de Nene Hatun’lar, Şalcı Bacılar, Erzurumlu Kara Fatma’lar, Meclisimizde Merve Kavakçılar, şehitler köprüsünde Ayşe analar Dirilişimizin Kahramanları olmuşlardır! 

“Namaz kıldığı zaman, bir kulu engelleyeni gördün mü?” (Alak/9), İlahi ihtarının muhatabı Ebu Cehillerin günümüzdeki versiyonlarının uyguladıkları dinimizin direği ve ruhumuzun gıdası namaz yasağına direnenler de Milli Dirilişimizin Kahramanlarıdır! 

Vatandaşlarımıza varlık içinde yokluk çektirten faiz, kumar ve fuhuş mafyasına ve medyasına karşı Milli  İradenin yanında Darbelerin karşısında yer alarak direnen milletimiz de, Milli Medyamız da Milli Dirilişimizin Kahramanlarıdır!

Kapitalizm, Sosyalizim ve Laisizm gibi küfrün, şirkin, işgalin karşısında İslam nizamıyla dirilişimizi sağlayan tüm Milli Direniş Kahramanlarına selam olsun!

Yıkılan İslam Medeniyeti Barış Köprüsünün yeniden kurulması için kilit taşı Türkiyemizi, köprünün gediğine oturma mücadelesinin komutanı, Ser Gazi Tayyib Erdoğan kardeşime, cefâkar ve vefâkar ekibine selam olsun! 

Yeni, yerli ve milli devlet aklıyla, köklerinden beslendikleri Devlet-i Âli’nin bekası için, âleme nizam yolunda zalime Yavuz, mazluma Yunus olma düstûruyla yürüyen; dünden bugüne devraldıkları Hak ve Adalet bayrağını, yakılan ve yıkılan hisarımızın burçlarına tekrar dikmek için can feda uğraşmaktadırlar! Öyle ki, şehâdet guslü alarak kefenlerini giymiş ve son nefese kadar Kızıl Elmamız olan İLAY-I KELİMETULLAH uğruna ahd etmiş fedailerin bugünkü temsilcileri sıfatıyla kökü mazide, atiler olarak zor bir dönemde, zor bir görevi icra etmektedirler!

Allah (c.c), Din ve Vatan direnişi  ve Devlet-i Âli’nin bekası uğruna Afrin vs. tüm bölgelerde savaşan Din ve Vatan Direnişçilerinin yâr ve yardımcısı olsun! 

Türkiyemizi, Direnişin ve Dirilişin ana ocağı adil bir hukuk devleti olması için çalışan Tayyib Kadrolarımızı, şer ve şerlilerden muhafaza eylesin! Amin!

Bu duâ ve temennilerle, içimizdeki malum İsrailcilerin talimatlarıyla yüz yıl evvel Cuma’yı Pazar’a çevirerek yasallaştırdıkları Cuma Tatili yasağının kalkması ve Ayasofya’nın acilen açılması, Siyonist ve Haçlı işgallerinin bizzat ellerimizle sona erdirilmesi dileğiyle Cuma Bayramımız mübarek olsun!