İdlib, Afrin, Pençe, Pençe Kılıç Harekatları, Güneydoğu sınırı, Kandil, harekat bekliyor... Öldürülen terör örgütü liderleri kadrosu gerçeği... Türkiye, Mazluma umut...

Suriye ile görüşme trafiği... Umudu var. Mülteciler için...

Ukrayna- Rusya savaşa  devam...

Seçim yaklaşıyor...

Umre trafiği başladı...

Yunanistan sınıra yığınağa, devam ediyor... Kime güveniyor ise! Tahriklere devam...

Afrika, bir güneş bekliyor… Kızılay başata olmak üzere, yardım kuruluşlarımız umut ışığı...

Merhamet medeniyetimizin temel dayanağı...

BM kürsüsünden, dünyaya yükselen ses... BM tüm olumsuzluklara sessiz...

ABD ye kırmızı kart. Suriye'de terör örgütü ile kol kola...

İsveç terör örgütüne hakim olamıyor... İsveç'in yaptığı terbiyesizlikler...

Suriye, uzakta... El, kol uzanmıyor... Kuşatma altında açlıktan ölen çocuklar…

Soğuk, açlık... Çaresizlik, insanlık adına kokuşmuşluk, ne ararsanız var... Sadece duyulan ses; çığlık… Kulakları sağır eden, bomba patlamaları...

Almanya, batış, çöküş hikayesi... Reste, rest...

Avrupa devletlerinde kuyruklar, grevler, evsizler...

İsrail bildiğiniz gibi, Filistin’e saldırıyor...

Avrupa, mülteci konusunda; bildiğiniz gibi... Etinden, derisinden, emeğinden yararlanmanın derdinde...

İnsanlar Açmış, yardıma muhtaçmış, soğuk varmış, barınacak yeri yokmuş, kimin umurunda...

Heee, Sanki, onlar insan mı? Ölürlerse, ölsünler... Mantık budur...
 .

Önemli olan yılbaşı kutlamaları, piyango kuyrukları…  Satın alınan biletler… Yok olan hayaller, çırılçıplak, gerçekler…

İndirimli alış, veriş günleri... Kara cumalar...

Terör örgütü ile canı pahasına savaşan yiğitler... Onlara anlamsız yorumlar yapan Vatanını sevmeyenler...

Anlamsız ifadelerle, karşı çıkışlar… Terör elamanlarına dolaylı destekler...

Terör örgütü sempatizanlarına iş vermeler...

Sahi resepsiyonlarda, neden içki yok? Demeler...

Yemek duası, Oda, nedir?

İçkili araç kullanmakta sınır varmış, promil ölçüsünü aşmamak gerekmiş... Hımm, O da neyin, nesi...

Ağır tonajlı kamyonlar, şehir içinde ralli yapabilir, ancak

60 kilometre sürati geçemezmiş! Bu yasayı hiç takmayanlar...

Milli takıma, falan oyuncu seçilsin mi? Seçilmesin mi? Seçilen oyuncular, nasıl seçildi? Gürültüye bakın, gürültüye...
Ara transfer başladı ya; falan uçtu, filan kaçtı... Dinle Hikayeleri... Şımartılan sorumsuz topçular...

Kimi adamlar Olimpiyat şampiyonu oldu, Dünya şampiyonu oldu, bu kadar ses gelmedi...

Önemli olan şampiyon olmak, değilmiş... Onu da anladık...

Nerede kalmıştık, lafları… Milli Takımın enkaz halinden; kurtarıcıya dönüştürülmüş, imparatorluklar… Bir de geçmişte federasyondan istenen paralar… Sahada sorumsuz topçularını taraftar mantığı ile, çılgınca alkışlayanlar... Onların her türlü sorumsuzluklarına sahip çıkanlar...

Bu arada, bomba patlamış, cinayet işlenmiş, Kadına şiddet devam ediyormuş... Sanki arkası yarın, gibi...

Bu tür davranışları tetikleyen TV dizileri... Bunları bir türlü görmeyen yetkililer...

Tarihi filmlerimizde; kahramanlarımıza, zorla aşk sahneleri, yüklemeler... Reyting uğruna Edebali'yi zindanlara attıranlar... Osmanlıyı Yücelteyim derken Dünya İslam savunuculuğunun en büyük mücadelesin yapmış olan Selçuklu gibi bir Devleti kötüleyenlerin amacı nedir ki? Anlatalar beri gelsin... Hatırlatayım Alp Arslan 43 yaşında Melikşah 38 yaşında vefat etmiş cenkten, cenk meydanında koşan bir yiğittir.

Kendisi sultan olmayı hak ettiği halde, kardeşine tahtı bırakacak kadar fedakar ve yiğit ÇAĞRI BEY   gibi bir savaşçının olduğu Selçukluyu, ya da onun mensuplarını Osmanlıya düşman etme çabası, seyirciye kötü tanıtmanın amacı nedir?

Dizi de bile olsa; Ölüm sahnesine dayanamayıp, göz yaşlarıma hakim olamadığım dua ile andığım; Selçuklularin en şanlı Beyi Çağrı Bey'e Selam olsun... Mekanı Cennet Olsun...

15 Temmuz bir milat oldu. Devletin yanında duranlar; ayırt edilecek... İyi de birileri neden rahatsız oluyor! Anlamadım...
Birileri devleti hedef almış, Vatan ihanet etmede, zirve yapmış, onlar önemli değil! Adamlara ne olacakmış, maaşlarını alacak mıymış, perişan oluyorlarmış, onlar daha önemliymiş! Aileleri, yıpranıyormuş... Sanki şehit olanların; aileleri yoktur. Utanmasalar, 15 Temmuz'da Bu şehit olan insanların, sokaklarda ne işi vardı? Diye soracaklar...

Amma, devlet öyle demedi… Onun için, şaşkınlar…

Malı götürenlere, neden? Diye sorulunca; ayağa kalkmalar... Siyasi baskı, diye değerlendirmeler. Yolsuzluklar gündem gelince;' 'Ben Atatürkçü bir insanım'' diye yakınmalar

Senin, eskiden FETÖ ile aran iyiydi, denilince; homurdanmalar...

Vay be! Gündeme bak, iyi ki; başımız dönmüyor... Sahi, bir de malum yapının siyasi partilerden temizlenme meselesi vardı? Yoksa, Unutuldu mu? Tutuklamalar, sorgulamalar... Görevden almalar...

Öyle ya, bu kadar gündemde; Ona sıra gelir miymiş, canım... Hadi oradan, hadi...  Acaba, yeni atanan kadrolardan yeteri kadar temizlen diler mi? Bilmem...

Belediyelerden sebepsiz yere işten atılanlar, hemen akabinde fazlası ile işe yeni almalar. Kadrolaşmalar...

Bylock, kullanıcılarına yönelik suçlamada ümit ışığı… Başkası tarafından yükleme yapılan ve o, programı hiç kullanmadığı anlaşılan insanların davası; tekrar gündeme gelecek…

Adamlara bak yahu insanlara haberi olmadan, suç unsuru programlar yüklemişler… Mutlaka, fetva almıştır! Öyle ya, her şeyi sordukları, bir makam var idi…

Göreve iade edilenlerin, müthiş sevinci... İade edilmekten çok; O, adamlarla birlikte anılmak; insana etki ediyor...

Adamlar banka gibi çalışmış, her taraftan para fışkırıyor... Amma, himmetmiş, beee...

Devlet, madem öyle bu Ülkede bu kadar himmet verecek zengin var da neden vergi toplayamıyor? Vergi toplamada bir sorun var ise; hallediniz… Himmete koşarak milyonları verenler; ekmeğini yediği, suyunu içtiği, parasını kazandığı, servetine, servet eklediği, Bu Vatana, neden yeteri kadar vergi vermezler? Hırsızlık suç değil mi? Bu adamlar kara vicdanlara mı, sahip?

Kara vicdanlı, kara vicdanlı, kara vicdanlı yârim… Radyodan öyle bir ses geliyor…

Kar da yağmıyor, tüm mikroplara iyi gelirdi. Ortalık mikrop kaynıyor. Yağmur bize uğramıyor... Umut yağmur duası...
Yapılan zamlara sevinmeyenler... Bir senede yapılan yüzde yüz zammı yetersiz bulanlar...  Az bulanlar... Geçmişte maaşlara yapılan üç liralık zamlara ses çıkaramayanlar, bugün açız diye bağırıyorlar... Bugün Ülkede her üç kişiden bir kişiye araç düştüğünü görmezden gelenlere nasıl anlatalım!

Hava soğudu, muhabbet çok sıcak,  gündem çok yoğun…

Ülkeyi yönetmeye talip olanların, yeni açılan metronun kaptansız hareketine şaşırmaları' Oysa öyle bir metro beş senedir,  Bu Şehre hizmet veriyor. Ümraniye'ye her gün yolculuk yapan bir metro müşterisine sorsa idiniz size anlatırdı. Heyhat bundan haberi olmayana insansız uçan uçaklarımızı nasıl anlatacağız?

Hala başkan adayının belli olmadığı toplantılar.  

Bekleyelim, görelim... Alışkınız beklemeye... Hani, O, kuyrukları unutmadık, sabahlardan, akşamlara kadar beklediğimiz, kuyrukları... Su kuyruğu, İlaç kuyruğu, maaş kuyruğu, muayene kuyruğu... Şimdilerde sabah erken saatlerde en pahalı cep telefonlarının kuyruğu...

Efendim duyamadım! Haa, oradan  bir ses hatırlatıyor; en önemlisi, maaş kuyruğunda ölenler...

Simitçi ver taze simit, çaycı gönder oradan bir çay... Muhabbetimiz bozulmasın...

Simit de çaysız yenmiyor... İyi ki çay var... Sıcak, samimi, dost ile olunca tadı bir başka...

Muhabbet   koyu, Ülke gündemi yoğun...  Anlatacak çok şey, dinleyecek çok şey var...

Uzaktan bir müzik sesi geliyor; İstanbul, İstanbul olalı hiç görmedi böyle keder... Ahhh, bir bilseler...