Çin, geçtiğimiz yıl, dünyadaki tahıl miktarının % 50 sini stokladı. Sadece tahılı değil, petrolü ve diğer emtiayı da stokluyor. 

Çin, bu stoğu, acaba neden yapıyor? 

Gıda krizinin geldiğini nereden biliyor? Çin'in devlet aklı mı bu, yoksa, laboratuvarları ve üretim merkezleri haline getirdikleri Çin'i arka planda yöneten ve dünyayı bizzat kendi şeytani projeleriyle kaosa sürükleyen küresel sermaye elitlerinin uygulamaya koydukları Yeni Dünya Düzeni hedefleri için zaten bildikleri, planlı öngörüleri mi? 

… 

Bu arada, Birleşmiş Milletler Gıda Birliği, dünyadaki gıda fiyatlarının % 24 arttığıyla ilgili açıklama yaptı. Reelde bu oran çok daha fazla! 

Şu anda dünyada, devletlerin arasındaki jeo-politik hesaplaşmaların yanında bir sistem hesaplaşması sürüyor. 

Dünyanın büyük küresel şirketlerinin sahipleri olan bir avuç vahşi, kapitalizmi bilerek çökertip, kendi hegamonyalarını dünyaya dikte ederek, kendilerine tam bağımlı tek dünya devleti kurmak istiyorlar. Ulus devletleri de buna direnmeye çalışıyorlar.

Enerji krizi gibi, gıda krizi de tam olarak bu sebeple ortaya çıkıyor ve dolaylı ya da direk olarak tüm dünya devletlerini etkiliyor. 

Kıtlığın, açlığın, halkları nasıl etkileyeceğini, insanlara neler yaptırabileceğini, devletlere nelere malolacağını öngörmemiz ve buna göre bir stratejik plan geliştirerek ivedi uygulamamız gerekiyor. 

Bunu ne kadar hızlı çözersek, bizim için o kadar iyi olacak!.. 

Koronavirüs salgınından sonra, dünyayı bekleyen en büyük tehlike; kıtlık! 

An itibarıyla gıda krizi, ülkemizin de kapısını çaldı, içeriye girmeye yelteniyor. 

Temel gıda ürünlerinde yaşanan arz sorunlarının tetikleyeceği bir kıtlık sürecine girdik.

Et, süt, yumurta, buğday, un, yağ ve şekere dikkat!

Peki gıda krizi ne demek? 

1- Bazı ürünlerde ciddi anlamda kıtlık, yokluk demek. Mesela, ülkemizde, buğday ve ayçiçek yağında, şu an böyle bir eğilim görülüyor. 

2- Sağlıklı gıdaya ulaşamamak demek. Örneğin eski domateslerin kokusunu hatırlayan var mı? Ya da gerçekten toprak karıştırarak, solucan yiyerek beslenen tavuğun etinin veya yumurtasının tadını hatırlayan var mı? 

Şu anda ciddi bir sağlıklı gıda krizi var, lakin sağlıksız gıdayı bile bulamayacak bir sürece doğru ilerlediğimizi de altını çizerek belirtmeliyim! 

Köylerde yaşayan çiftçilerimize, daha fazla ürün elde edileceği garantisiyle verilen genetiği değiştirilmiş tohum ve fidanların ekimiyle, yine çiftçiye dayatılan tarım ilaçlarının kullanılması sonucu, hem toprağımız kirlendi, hem sağlığımız bozuldu, hem yüksek maliyetler sebebiyle de çiftçiler, tarım yapmaktan yavaş yavaş vazgeçti ve şehirlere göç etti. 

Tarım politikalarındaki anlaşılmaz eksikler ve olması gerekirken bir türlü gerçekleşmeyen doğru dokunuşlar sebebiyle de, tarımsal üretim potansiyelimizi, tam olarak üretime dönüştüremedik. 

Gelecek yazımızda, bazı istatiksi bilgilerle durumun ciddiyetini işleyelim.