Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın, 19 Mayıs 2019'da, Samsun'da,  19 Mayıs Atatürk'ü anma, Gençlik ve Spor Bayramı'ndaki konuşmasının bir bölümünde ilk defa şöyle demişti:

"Biz, asırlara uzanan bir millet ve devletiz. Sadece Cumhurbaşkanlığı forsumuzda temsil edilen 16 devletin, 2200 yılı bulan bir geçmişi vardır. Biz, bir kabile devleti değiliz. Biz, Türkiye Cumhuriyetiyiz! Bizim devraldığımız tarih 2200 yıla dayanıyor" 

Bu sözler, bir siyasetçinin hamaset için söylediği cümleler değildi! Bunların, derin bir anlamı vardı ve asla boşa söylenmemişti! Altı dolu, arkası sağlamdı! 

Sayın Cumhurbaşkanımızın, neden 2200 yıla vurgu yaptığını hiç düşünmüş müydünüz? 

Çünkü, Kadim Türk Devleti, 1923'te kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti'nden ibaret değildi. 2200 yıldan beri, büyük bir gücü ve sırları içinde barındırıyordu. 

Mesela, Kara Kuvvetleri Komutanlığımızın kuruluş tarihine baktınız mı hiç? 1 Temmuz 1949 Türkiye Cumhuriyeti Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın kuruluşu, 1363 Osmanlı Yeniçeri Ocağı' nın kuruluşu olsa da, Türk Derin Devlet Teşkilatı'nın Kara Kuvvetleri' nin kuruluşu, 1968'de kabul edildiğine göre, Mete Han'ın tahta geçtiği M.Ö. 209 dur. 

Milli Savunma Bakanlığımızın, Haziran 2021'de, sosyal medya hesabından yapılan paylaşımında, 

"Metrelerce kardan engin dağlara, 

Şanla, şerefle yazdık nice destan, 

Mertliğimizi Mete'den çağlara, 

Korkusuzca gösterdik meydan meydan!

Şanlı tarihimizin şahidi, Türk Kara Kuvvetlerimizin 2230'uncu kuruluş yıl dönümü kutlu olsun."  ifadelerine yer verilmişti. 

Kadim Aksaçlı Heyet, hani o çok konuşulan ama çok az kimsenin gördüğü 'Kırmızı Kitabı', 15 Temmuz'dan sonra yeniden dizayn etti. 

Artık devletimiz, Atlantik endeksli değil, Asya yönlü refleksler geliştirdi. Hamlelerimiz, artık gönül coğrafyalarımızı da içine alacak yönde.. 

Farkına varın; 

Türkiye, dünyanın eksenini değiştirdi!

Vahşi sömürü düzeni, çökmek üzere! 

Türkiye, yeni süper güç olarak harekete geçti!

21. Yüzyılın sürprizi, Türkiye'dir!

Nasıl mı? 

Bir sonraki yazımı bekleyin!