“Düzene Sarı Sendika, bilerek veya bilmeyerek işçinin ve işverenin menfaatlerinden çok  Ülkemizin kanını emen “Borca Dayalı Para Sistemi ve Faize Dayalı Ekonomi” den yana tavır koyan sendikadır. İstisnasız Memleketimizdeki bütün sendikalar bu konumdadır.”

2025 için belirlenen asgari ücrete tepki göstererek bir daha komisyonda görev almayacaklarını açıklayan TÜRK İŞ dahil  sömürücü faizci düzene Sarı Sendika olmuş  bütün işçi ve işveren sendikaları işçiye, iş verene ve Ülkemize ihanet ediyor.

Bataklık olan düzenle  değil de sinek konumunda olan asgari ücretle ilgilendikleri için ihanetlerinin farkında değiller.

Türkiye’de işçi de, işveren de  “Borca Dayalı Para Sistemine ve Faize Dayalı Ekonomi” ye çalışıyor. İşverenin kurduğu, işçinin çalıştığı  niçe fabrikalar iflas edip kapanıyor, nice işyerleri konkordato ilan ediyor. Ama kurulan bu sömürücü düzende, olmayan paralarını bile kredi olarak verip  faizlerini devşiren dışa bağlı bankacılık hep kazanıyor. Bunu görmüyorlar. Düzen, laikliği de  bu körlüğü artırmak için destekliyor.

Uyardık ama dinleyen olmadı, biz de yıllardır yaptığımız çağrımızı yineleyerek görevimizi yapalım.
Ekran Görüntüsü 2025 01 04 124055
 

“sendikacılarımıza, zalim para ve faiz düzeni ile ilgili çağrım!” video

SENDİKACILARA FAİZ DÜZENİ İLE İLGİLİ ÇAĞRIMDIR
Türk İş ,Hak İş, Disk, Tisk, Memur Sem ve Diğer Sendikalarımızın Sayın Yöneticileri

Hak talep ederken karşı tarafın haklarına da saygı duyacak ve kimden gelirse gelsin zulme karşı duracak bir sendikacılık anlayışının insan doğası ve İslâm’la örtüştüğüne inananlardanım. Sizlere yaklaşımım temelde olumludur.

Kapitalizme şartlanmışlık  sebebiyle sizler de siyasilerimiz ve diğer aydınlarımız gibi görevleriniz yap(a)mıyor, temsil ettiğiniz kitlelerin haklarını savunamıyorsunuz.

Çünkü sizler Ülkemizin kanını emen “Borca Dayalı Para Sistemi ve Faize Dayalı Ekonomik Düzeni” hayatımızın değiştirilemez gerçeği gibi algılıyorsunuz.

İŞVERENLER VE HÜKÜMET NİÇİN TALEPLERİ KARŞILAMIYOR
Sayın Sendika Yöneticileri

İş verenler ve hükümet niçin taleplerinizi karşılayamıyor? İşveren işçilerini mutlu etmek istemez mi? Hükümet üyeleri ceplerinden mi ödeme yapacak?

Ülkemizde, işverenlerimizle birlikte işçilerin, memurların ve diğer sabit gelirlilerin yani milletimizin iliklerine kadar kanını emen “Borca Dayalı Para Sistemi ve Faize Dayalı Ekonomi Düzeni” var. Bu zalim yapı kamu sektörüne de, özel sektöre de egemendir.

ÜLKEMİZİN İÇ VE DIŞ BORÇLARI
Sayın Sendika Yöneticileri

Ülkemizin  iç ve dış borçlarının üçte biri devletin, üçte ikisi de özel sektöründür. Yıllardır, devletin bütçesinde faize ayırdığı para, yatırımlara ayrılandan pek çoktur. Özel sektörün faiz ödemeleri de yaklaşık iki katıdır.

FAİZLERİ MİLLET ÖDÜYOR
Faizleri kredi alanlar değil aslında Millet olarak biz ödüyoruz. Çünkü devlet ödediği faizleri bizden vergi olarak alıyor. Özel sektör de ödediği faizi ürettiği mallara yüklüyor. On liraya alacağımız malı 15-20 liraya alıyoruz. Ekmeğimizden iç giysilerimize, konutlardan binek otolarımıza kadar bütün harcamalarda sömürülüyoruz.

TEDAVÜLDEKİ PARA VE VERİLEN KREDİLER
Bankacılığın verdiği kredi, Merkez Bankasının ürettiği tedavüldeki paranın 15-20  katı. Ama  bankacılık bizim mallarımıza dayalı olarak kredi veriyor, üstelik öz varlıkları ve mevduatların pek çok katı olarak  oluşturdukları kaydi paraların da faizlerini alıyorlar. Devletimizin korumasına tam bir modern eşkıyalık.

Bankacılığa aktarılan faizler işçilerimize, memurlarımıza, çiftçilerimize, küçük işletmelerimize verilse, insanımız mutlu olmaz mı ? İşsizlik bitmez mi? Büyük şirketlerimiz için vergi indirimine gidilse, AR-GE  çalışmalarımız artmaz mı, yatırımlar çoğalmaz mı?

Ülkemizin en büyük sanayi odalarından birinin başkanı kazançlarının yarısını faize yatırdıklarını söylüyor. Batan fabrikalar, konkordatoya giden işletmeler, faiz kurbanı değil mi? Ama onlar da sizler ve bizler gibi bilinçsiz oldukları için sömürüye boyun eğiyorlar.

AMERİKA, ÇİN ,JAPONYA
Dünyamızda siyasî, ve bilimsel gücü temsil eden Amerika değil mi? Çalışma Çin’de zirve yapmadı mı? Japonya teknolojik dev değil mi?

İtalya ve Fransa dünya ölçeğinde marka üreten gelişmiş ülkeler değil mi? Ama bütün bu ülkeler borçlu, çünkü bizi sömüren Emperyalizm onları da sömürüyor.

KADERİMİZ DEĞİLDİR
Sayın Başkanlar/Yöneticiler

Kuşatıldığımız bu “Borca Dayalı Para Sistemi ve Faize Dayalı Ekonomi Düzeni” kaderimiz değildir.

Bu zalim para ve faiz düzenini işleten kapitalist sistem ve sistemi besleyen kadrolar çare üretemez.

Çare bellidir. Adil ve merhametli bir para sistemi ve faizsiz düzen kurmalıyız. Kapitalizmin zincirlerini kıracak ekonomistlerimiz bu düzeni kurabilir. Üstelik yetişmiş ihtisas sahibi insanlarımız da vardır.

MİLLİ MUTABAKAT
Sayın Başkanlar/Yöneticiler

Milli mutabakatı gerektiren bu iktisadi devrim yalnızca sizinle yapılamaz ama siz olmadan da olmaz. Siyasi partilerin sizi uyarmasını beklemeyiniz, siz onları göreve çağırınız.

Ümitvar olunuz. Çünkü faizli düzene savaş açmamızı emreden Allahımız bizimle beraberdir